Ana içeriğe atla

Gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar

Gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar

Büyükşehirlerde olan gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar. Emin olsunlar ki şehirde kazanamayacakları parayı köylerinde kazanacaklar.

Kars'ın Selim ilçesine bağlı Kekeç köyünden iş ve daha iyi yaşam hayaliyle 2008 yılında göç ettiği İstanbul'da umduğunu bulamayan Barış Özbaş (30), yaklaşık 12 yıl sonra geri döndüğü köyünde hayvancılık yapmaya başladı. Kardeşi Bayram Özbaş ile birlikte 14 buzağıyla başladıkları hayvancılıkta, 60 büyükbaş sayısına ulaşan Barış Özbaş, "İstanbul'da kalsaydım bunların hiçbirini yapamazdım. Çünkü İstanbul'da yaşam çok zor. İyi ki köyüme dönmüşüm. İstanbul'da başaramazdım ama burada başardım" dedi. 

Gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar
Gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar

Selim ilçesine bağlı Kekeç köyünde yaşayan Barış Özbaş, 2008 yılında iş bulabilmek umuduyla İstanbul'a göç etti. Yaklaşık 5 yıl süreyle tekstil firmasında daha sonra da çeşitli sektörlerde çalışan Barış Özbaş, iş ve daha iyi yaşam amacıyla gittiği İstanbul'dan umduğunu bulamayınca eşi ve 2 çocuğuyla birlikte Eylül 2019'da Kekeç köyüne geri döndü.

Barış Özbaş, kardeşi Bayram Özbaş ile birlikte besicilik yapmaya karar verdi. 14 buzağı alarak işe başlayan Özbaş kardeşler, yulaf ve buğday ekimi yaptı. Bir yıl içerisinde 60 büyükbaş sayısına ulaşan kardeşler, köylerine bir de ahır yaptı. Hayvancılıkta yatırımlarını sürdüren Özbaş kardeşler, iş umuduyla büyük kentlere göç edenlerin köylerine geri dönmesini tavsiye etti.

GENÇLERE KÖYÜNÜZE DÖNÜN ÇAĞRISI

Gençlere köylerine dönüp, hayvancılık yapmalarını tavsiye eden Barış Özbaş, "Yaklaşık 12 yıl İstanbul'da kaldıktan sonra köyüme dönmeye karar verdim. Çok mantıklı bir karar verdiğimi düşünüyorum. Büyükşehirlerde olan gençler, köylerine gelsinler, hayvancılık yapsınlar, çiftçilik yapsınlar. Emin olsunlar ki şehirde kazanamayacakları parayı köylerinde kazanacaklar.

Çünkü buralar ata topraklarımız. Köyüme döndüğümde ufak bir sermayem vardı ama bir yıl içerisinde çok güzel işler yaptım. Ben bu işe 14 buzağıyla başladım. Sonra sayı 30'a ulaştı. Hayvancılık para etmeye başlayınca ben de işimi daha da geliştirdim.

Büyükşehirlerde olan gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar. Emin olsunlar ki şehirde kazanamayacakları parayı köylerinde kazanacaklar.
Büyükşehirlerde olan gençler köylerine gelsinler hayvancılık yapsınlar. Emin olsunlar ki şehirde kazanamayacakları parayı köylerinde kazanacaklar.

Buraya hayvanlarım sığmayınca başka bir ahıra da hayvan bıraktım. Bu ahırı da yeni yaptırdım. Hiçbir destek almadan kendi imkanlarımla yaptırdım. İstanbul'da kalsaydım bunların hiçbirini yapamazdım. Çünkü İstanbul'da yaşam çok zor. Sigortalı iş, asgari ücret bunlar bile bulunduğunuz yere göre geçiminizi değiştiriyor. İyi ki köyüme dönmüşüm. İstanbul'da başaramazdım ama burada başardım" diye konuştu.



source https://haberton.com/gencler-koylerine-gelsinler-hayvancilik-yapsinlar/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...