Ana içeriğe atla

İçimde bir korku var

İçimde bir korku var

Korku; iç ve dış dünyanın tehlike olarak algıladığı güdüsel ama olumsuz his. Kötü olaylar karşısında içimizi korku kaplar bazen de korkuyu biz çağırırız bedenimize. İçimde bir korku var ya sizin?



Korku büyü kadar etkilidir; Rüyanızda, karanlıkta, yalnız kaldığınızda, ışıklar kesildiğinde, geceleri arkanızda hissedilen bir gölge, başımıza dokunan bir el, kalbinizin hızlı atmasını sağlayan ateş. Sizi takip eden gölgeler, duyduğunuz sesler. Ürkütücü karanlık ve korkuyorsunuz.



Korku korkuyu besler; Gece uyanırız etraf karanlık yataktan korkarak çıkarız yada hızlıca yatağa koşarız. Odanın kapısını kapatır ve olmayan varlığın oda dışında kalmasını diler, yorganı başımıza çekeriz. Sonra bir çığlık. Her gölgeyi karabasan bazen de bize saldıran bir ruh sanırız. Dua okumaya başlar belki de ağlarız.



İçimde bir korku varİçimde bir korku var

Korku insanı bin kere öldürür; Bir yerde nalları diktiniz ve ruhunuz bedenden ayrıldı. Beden yakıldı külleriniz elinizde yada tabutta toprağın kokusunu alıyorsunuz. Artık bu dünyada değilsiniz. Sizde ışığı görüyor musunuz? Sizi çağırıyor mu? İki dünya arasında mahsur mu kaldınız yoksa birinin bedenini ele geçirip orda mı yaşayacaksınız. Hayalet misiniz? Yoksa hayal mi ediyorsunuz?



Hayalleriniz vardı. Sahil kasabasında bir ev. Ağaç eviniz. Bahçenize dikilmiş çiçekler. Kırılan kalpler,
3,5 çocuk. Yarım kalan aşk. Gülümseyin çekiyorum hayallerinizi. Artık resimlerde gülümseyen bir anısınız.



Korku karanlık tarafa giden yoldur; Sürekli kendinizi korkuya çekiyorsunuz. Bir oraya bir buraya yürüyorsunuz. Korktukça korkak oluyorsun korkuyu besliyor ve bunu sen yapıyorsun.



Size şimdilerde başka bir korku vermek aklınızı kaçırmaktan daha iyidir. Yeni korkular kurmak için korku zamanı.



Yazar: Ela Danış

#dua #eladanış #içgüdü #içimdekikorku #karanlık #korku #tehlike
https://haberton.com/icimde-bir-korku-var/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...