Ana içeriğe atla

10 Mayıs Dünya İnme Önleme Günü

İnme; dünyada en sık gözlenen nörolojik hastalıklardan birisidir. Beyin damarlarının tıkanması ile beyin iskemisi, damarlarının ani parçalanması ile beyin kanaması oluşur. Bu iki duruma inme (felç) denilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre her yıl yaklaşık olarak 15 milyon kişi inme geçirmektedir. Bu hastaların 5 milyonu ölmekte ve 5 milyon kişi ise kalıcı olarak sakat kalmaktadır. İnme, en yaygın ölüm ve sakatlık nedenleri arasında sayılmaktadır.İnme akut gelişen bir hastalıktır. Ülkemizde en sık görülen akut nörolojik hastalık inmedir. Türkiye'de ölüm nedenleri arasında ikinci sırada bulunmaktadır. Hastalığın semptomları hızlı bir şekilde gözlenir. İnme hastası ilk 4.5 (DÖRT BUÇUK) saat içinde hastaneye başvurduğu takdirde yapılacak damar açıcı tedaviler ile 3-9 hastadan biri kurtarılabilir, bu durum sağlanamadığında büyük oranda hasta kaybedilmekte veya kalıcı olarak sakat kalmaktadır.Bu hastalığın belirtileri değişkenlik gösterir. Eğer aşağıdaki belirtiler aniden ortaya çıkarsa hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı veya 112 aranmalıdır.·Vücudun tek tarafında yüz, kol ve/veya bacakta olan hissizlik ve/veya kuvvet kaybı·Bilinç bulanıklığı veya konuşma ve/veya anlamada güçlük·Yürüme güçlüğü, baş dönmesi, denge ve koordinasyon kaybı·Tek veya iki taraflı görme kaybı·Şiddetli baş ağrısıİnmeyi önlemek en önemli stratejimiz olmalıdır. Bu amaçla; hipertansiyon, diabet ve kalp hastalıkları düzenli takip edilmelidir. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve stresten uzak yaşam tercih edilmelidir. Sigara ve alkolden uzak durulmalıdır.En önemli sermayemiz olan sağlığımızı korumaya özen göstermeli ve hastalıklardan çalışmalıyız.Sağlıklı günlere...Yazar: Hasan Hüseyin Özdemir #akut #bağağrısı #beyinkanaması #felç #inme #inmeönlemegünü
https://haberton.com/10-mayis-dunya-inme-onleme-gunu/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den