Ana içeriğe atla

Ormanlar yasaklı köpek ırkları ile doluyor

Ormanlar yasaklı köpek ırkları ile doluyor
Ormanlar yasaklı köpek ırkları ile doluyor

Yasaklı köpek ırklarının yasaya göre 14 Ocak tarihine kadar kayıt altına alınması gerekiyor. Kayıt yaptırmak istemeyenler ise köpeklerini ormanlara bırakıyor.



Ormanlar yasaklı köpek ırkları ile doluyorOrmanlar yasaklı köpek ırkları ile doluyor

Göktürk Hayvanseverler Derneği Başkanı Nilgül Sayar "Arabamdaki Dogo Argentino cinsi köpeği yarım saat önce burada buldum. Bu yeni tasarı ciddi olarak uygulanmaya başlanacağı söylendiğinden beri de ormanlara ekstra bir atma olayı başladı. Ayda zaten ortalama normalde üç dört tane buluyorduk. Son dönemde hatta geçen ay her gün bir tane yasaklı ırk dışarıdan aldık" dedi.



Temmuz ayında yürürlüğe giren, Hayvanları Koruma Kanunu ile Pitbull Terrier, Fila Brasileiro, Japanese Tosa, Dogo Argentino, American Staffordshire Terrier ve American Bully ırk köpeklerin veya bunların melezlerini üreten, sergileyen, takas eden, ülkeye girişini, satışını, bu hayvanların ticaretini yapanlara para cezası getirildi. 2022 yılında ise para cezalarının miktarı artacak. Yasaya uymayanların hayvanlarına el konulacak.



14 Ocak 2022 tarihine kadarsa yasaklı altı köpek ırkı kısırlaştırılıp, onun için kayıt belgesi alınması gerekiyor. Bazı köpek sahipleri ise köpeklerini veterinere götürmek yerine ormana ve yol kenarlarına terk ediyor. Çatalca'da yerleşim yerlerine bırakılan yasaklı ırk köpeklerden köylüler şikayet ediyor. Çatalca'da yaşayanlara göre son bir haftada terk edilen köpeklerin sayısı da arttı. Sadece Çatalca'da değil, Göktürk Hayvanseverler Derneği Başkanı Nilgül Sayar da son dönemde ormanlarda ve yol kenarlarında buldukları yasaklı ırk köpeklerinin sayısının arttığını dile getirdi. 



"DÖRT GÜN İÇİNDE 8 - 10 TANE KÖPEK ATTILAR BURAYA" 



Çatalca'da yaşayan İbrahim Karataş "Bu köpekleri sahipleri buraya salıyor.  Bize çok zorluk veriyorlar. Tavuklarımızı yiyorlar, hatta keçileri bile yiyorlar. Ben de köpek atılırken gördüm, gelip buradan arabayla bırakıp gidiyorlar. Bırakılan köpek arkasından koşa koşa gidiyor ama 300 metre sonra araba kayboluyor. Sahipleri bakamıyorlar, bakamayınca buraya atıyorlar. Şu bir haftada bu terk etme sayıları arttı. Bir haftada her taraf köpek doldu. Üç dört gün içinde 8-10 tane köpek attılar buraya. Yasak diye de atanlar var" dedi. 



Yasaklı köpek ırklarının yasaya göre 14 Ocak tarihine kadar kayıt altına alınması gerekiyor. Kayıt yaptırmak istemeyenler ise köpeklerini ormanlara bırakıyor. Yasaklı köpek ırklarının yasaya göre 14 Ocak tarihine kadar kayıt altına alınması gerekiyor. Kayıt yaptırmak istemeyenler ise köpeklerini ormanlara bırakıyor.

"DAHA DEMİN TERK EDİLMİŞ BİR DOGO ARGENTİNO BULDUM" 



Göktürk Hayvanseverler Derneği Başkanı Nilgül Sayar "Arabamdaki Dogo Argentino cinsi köpeği yarım saat önce burada buldum. Bu hayvanı bulalı henüz yarım saat 40 dakika oldu. Hiç tanımadığım bir hayvana tasmayı taktım, zaten kendisi de yanıma geldi. Benim evimde de otobandan bulduğum bir American Staffordshire'ım var. Onlar önceden yasaklı değildi. O köpek şu an kedilerle koyun koyuna yatıyor. Bu hayvanların yetiştirilmesiyle, bazen de karakterinin doğru yönlendirilmemesiyle de alakalı saldırganlıkları. Aslında 2008 yılında bu ırklar yasaklanmıştı. O günden bugüne kimse bunların üretim ve satışının önüne geçmedi. İnsan eliyle üretilip de en çok işkence gören köpekler diyeyim bunlar için kısaca" diye konuştu.



"SON DÖNEMDE NEREDEYSE HER GÜN 1 TANE YASAKLI IRK BULUYORUZ" 





Dernek Başkanı Nilgül Sayar "Bu cinsler dövüş ve damızlık olarak kullanılıp, yavruları satılıp üzerlerinden para kazanılıyor. Dövüşmeyen hayvanı damızlık olarak kullanmaya çalışıyorlar. Genelde 1-2 doğumdan sonra anneleri atıyorlar veya antrenman köpeği olarak diğerlerinin önüne koyuyorlar. Bu yeni tasarı ciddi olarak uygulanmaya başlanacağı söylendiğinden beri de ormanlara ekstra bir atma olayı başladı. Genelde bu kişiler bu hayvanlar üzerinden para kazanmaya başladığı için şu an kısırlaştırılmış olarak onların bir işine yaramayacak.



Böyle olunca da bir masraf kapısı olarak gördükleri için atıyorlar. Ayda zaten ortalama normalde üç dört tane buluyorduk. Son dönemde, hatta geçen ay her gün bir tane yasaklı ırk dışarıdan aldık. Gerçekten sayı çok arttı. Bu atılanların çoğu evde bakılanlar değil, bunları atanlar üretim amaçlı kullanan tipler. Boş arazide, gecekondu bahçelerinde, çatı aralarında bakan tipler, onlar atıyor şu anda. Çünkü el konulacak, ceza yiyecek. Kısırlaştırmak uğraşmak istemiyor masraf olarak bakıyor" diye konuştu. 



Yazar: Haberton

#cinsköpek #hayvansever #orman #yasaklıırk #yasaklıköpekırkları
https://haberton.com/ormanlar-yasakli-kopek-irklari-ile-doluyor/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den