Ana içeriğe atla

Kanarya fırsatı tepti

Kanarya fırsatı tepti
Kanarya fırsatı tepti

Kanarya fırsatı tepti!... Trabzonspor'un kaybettiği hafta yarışta bende varım diyerek tutunma şansını bu maçta değerlendiremedi Fenerbahçe.



Kanarya fırsatı teptiKanarya fırsatı tepti

Gaziantep evinde iyi, sıkı, düzenli oynayan bir takımdı. Erol Bulut'un takımını gayet iyi bir şekilde konsantre ederek bu maça verdikleri önemi ve ciddiyeti oynadıkları oyun ile gösterdiler.



Vitor Hoca, bu kez ideal kanatları Ferdi ve Osayi ile 5'Lİ DEĞİL 3'LÜ İLE SAHADAYDI. Kenarlarda Novak ve Nazım oynadığında 5'li oluyorlar ve hücumda hiç çoğalamıyorlar. Hücumda çoğalamayınca pozisyon bulmakta zorlanan bir takım bütünlüğüne dönüştü Fenerbahçe.



Rize maçından sonra daha net belli oldu ki, Pereira önceliği savunmaya verme mantığı ile yola devam edeceğini bizlere gösterdi. 3 stoperinin önüne 2 de kesici koydu. O kesicilerden biri Gustavo 3. pas hatasında topu kaptırdı ve Joao, Berke'nin de tecrübesizliğinden müthiş bir gol attı.



Bu hatanın bedeli elbette ki ağır oldu. Bu golden sonra Antep kalesinin önüne çekildi ve Fenerbahçe kapalı savunmalara karşı yaşadığı sorunu tekrar etmiş oldu. O dakikadan itibaren her şey Gaziantepspor'un istediği şekli almıştı.



Dönen tüm topları Fenerbahçe toplamaya başladı. Tamamen baskı kurdular. Osayi'nin güzel pasında Mesut şık bir gol attı. Sonrası tamamen kısır ve verimsiz üretime dönüşmeyen Fenerbahçe hakimiyeti ile devam etti. 2. devreye de iyi başlayan misafir ekipti ama Gustavo yine berbat bir hata ile pozisyon ürettirdi, Kim'i sarı kartlık yaptı. Belki de Fenerbahçe'ye transfer olduğu günden itibaren en kötü maçını geçiriyordu Gustavo.  





O frikik sonrası işler tamamen değişti çünkü penaltı geldi. Normal şartlarda Gustavo olmasa kaleye şutu olmayan Antep, Gustavo sayesinde ikinci golü de bularak öne geçti. 2-1'den sonra Fenerbahçe tamamen kontağı kapattı.  Oyuna akıl koyacak İrfan veyahut enerji ile tamamen takımı toplayacak devam edelim moral bozmak yok diyecek kimsenin olmayışı da mental açıdan takımı iyice çökertmeye yetti. Gustavo'dan sonra hatalar zincirine dahil olan Kim'in hatasından Antep neredeyse 3'ü buluyordu.



Berke'nin kurtarışından yaklaşık 2 dakika sonra 8 numara pozisyonu ile oyuna dahil olan Zajc eşitliği getirdi. İbre yine Fener'in lehine dönmüşken bu kez de Kim, geldiğinden beri yaptığı en büyük hatayla golü yedirdi. Derbide her ne kadar üst düzey bir oyun oynayarak iyice ön plana çıkan ve taraftarın sevgilisi haline gelen Kim bu kez takımını kritik virajda tamamen yıkıyordu. 3-2'den sonrası tabiri caizse tam bir Rus Ruleti idi. Ya beraberlik gelecek ya fark açılacaktı. Serdar Dursun, kale ağzından beraberlik golünü kaçırınca son ümitlerde bitti.



Kanarya fırsatı tepti!... Trabzonspor'un kaybettiği hafta yarışta bende varım diyerek tutunma şansını bu maçta değerlendiremedi Fenerbahçe. Kanarya fırsatı tepti!... Trabzonspor'un kaybettiği hafta yarışta bende varım diyerek tutunma şansını bu maçta değerlendiremedi Fenerbahçe.

Son 10 dakikada Vitor Hoca, 4-4-2'ye döndü ama artık bilincini tamamen yitirmiş bir takım vardı sahada. Crespo ve Osayi'nin verdikleri emeklerine yazık oldu desek yanlış olmaz. Bence Vitor hocının kaderini belirleyecek maç Beşiktaş maçı olacak. Bu maç değim yerindeyse karar ve kader maçı olacak.



Yazar: Peyami Altunsuyu

#fenerbahçe #gaziantepfk #kanarya #peyamialtunsuyu #trabzonspor
https://haberton.com/kanarya-firsati-tepti/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den