Ana içeriğe atla

İsrail'de kuş gribinden 5000 göçmen turna öldü

İsrail'de kuş gribinden 5000 göçmen turna öldü
İsrail'de kuş gribinden 5000 göçmen turna öldü

İsrail'de kuş gribi (H5N1) sebebiyle 5000’den fazla turna öldü. İsrail Çevre Koruma Bakanı Tamar Zandberg yaptığı açıklamada salgını “Ülkenin tarihinde yaban hayatına verilen en ciddi zarar” olarak nitelendirdi. 



Yaklaşık 5000 bin turna salgın sebebiyle öldü.Yaklaşık 5000 bin turna salgın sebebiyle öldü.

İsrail’de baş gösteren kuş gribi nedeniyle göçmen kuşların doğal uğrak yeri olduğu ifade edilen Hola Gölü’nde, yaklaşık 5000 bin turna salgın sebebiyle öldü.



Konu hakkında açıklama yapan İsrail Çevre Koruma Bakanı Tamar Zandberg “Ülkenin tarihinde yaban hayatına verilen en ciddi zarar. Hasta sazlıkta kuş gribinden 5000 turna öldü ve hasarın boyutu hala belirsiz” dedi.



Bakan Zandberg salgının devam ettiği tabiat parkında incelemelerde bulunduğunu ve kuş gribinin turnaların yanı sıra yüzbinlerce tavuğu da öldürdüğünü belirtti.  



ÖLÜ KUŞLARA DOKUNMAYIN

İsrail'de kuş gribi (H5N1) sebebiyle 5000’den fazla turna öldü. İsrail Çevre Koruma Bakanı Tamar Zandberg yaptığı açıklamada salgını “Ülkenin tarihinde yaban hayatına verilen en ciddi zarar” olarak nitelendirdi. İsrail'de kuş gribi (H5N1) sebebiyle 5000’den fazla turna öldü. İsrail Çevre Koruma Bakanı Tamar Zandberg yaptığı açıklamada salgını “Ülkenin tarihinde yaban hayatına verilen en ciddi zarar” olarak nitelendirdi. 

İsrail Tabiat ve Parklar Kurumu yaptığı açıklamada Hola Tabiat Parkı’ndaki kuş gribi salgınının sürdüğü ve Hola Gölü çevresinde 5000 ölü kuş bulunduğunu belirtti.



Yetkililer, göl ve çevresinde ölü kuşların temizlenme çalışmalarının yapıldığını ve parkın 1 Ocak’a kadar ziyaretçilere kapalı kalacağını ifade etti. Yetkililer ayrıca halkı uyararak ölü kuşlara dokunulmaması gerektiğini belirtti.



Yazar: Haberton

#göçmen #kuşgribi #turna
https://haberton.com/israilde-kus-gribinden-5000-gocmen-turna-oldu/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den