Ana içeriğe atla

Yakın zamanda Helen Yayı harekete geçebilir

Yakın zamanda Helen Yayı harekete geçebilir
Yakın zamanda Helen Yayı harekete geçebilir

Girit Adası'nın güneyinden geçerek Fethiye Burdur fayına bağlanıp Anadolu karasına ilerleyen Helen Yayı, Ege ve Akdeniz kıyıları için büyük tehlike oluşturuyor.



Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege ve Akdeniz kıyıları için tehlike oluşturan fay hattı Helen Yayı'nda 100 veya 140 yıl arayla 7 büyüklüğünü aşan deprem meydana geldiğini belirterek, yakın bir gelecekte yayın harekete geçeceğine dair uyarıda bulundu. Prof. Dr. Sözbilir, "Bu fay hattının deprem üretmesi durumunda özellikle İzmir, Aydın, Muğla, Antalya bölgeleri büyük zarar görebilir. Kayadaki etkinin yanı sıra bu bölgelerde tsunami oluşabilir" dedi.



Yunanistan'ın güneybatısındaki İyon Denizi'nden başlayıp, Girit Adası'nın güneyinden geçerek Fethiye Burdur fayına bağlanıp Anadolu karasına ilerleyen Helen Yayı, Ege ve Akdeniz kıyıları için büyük tehlike oluşturuyor. Geniş ölçekli bir fay hattı olan Helen Yayı'nın aktif olduğunu belirten DEÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "Bu bölgedeki çalışmalara göre 100 veya 140 yıl arasında büyük çaplı depremler oluyor. Son yaşanan büyük deprem de bu rakamlara karşılık geliyor. Dolayısıyla yakın bir gelecekte büyük bir deprem bekleniyor. Bu fayın deprem üretmesi durumunda özellikle bizim batı kıyılarımız olan İzmir, Aydın, Muğla, Antalya bölgeleri zarar görebilir. Kayadaki etkinin yanı sıra bu bölgelerde tsunami oluşabilir" dedi.



'GEÇMİŞ DÖNEMDE ÇOK SAYIDA CAN VE MAL KAYBI YAŞANDI'



Yakın zamanda Helen Yayı harekete geçebilirYakın zamanda Helen Yayı harekete geçebilir

Helen Yayı'nın geniş ölçekli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Sözbilir, "Helen Yayı, çok geniş ölçekli bir faydır ve bu fay zonu üzerinde çok sayıda deprem olur. Tarihe baktığımızda büyüklükleri 8'e varan depremlerin olduğunu görüyoruz. Bu depremler sonucunda birçok kez tsunami yaşanmış. Özellikle Antalya'nın bulunduğu bölgede geçmiş dönemlerde bu fay hattı nedeniyle önemli ölçüde can ve mal kaybı meydana gelmiş. İlerleyen dönemlerde bu fay hattı üzerinde değişik ölçeklerde depremlerin olması söz konusu" diye konuştu.



'İÇ FAYLARI TETİKLEYEBİLİR'



Sadece Helen Yayı değil, Kıbrıs Yayı üzerinde de meydana gelen belli depremler olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Sözbilir, bu yayın ise Doğu Anadolu fayı ile bağlantılı olduğunu dile getirdi. Aynı zamanda bu yayların Anadolu karası içerisindeki diğer fayları tetikleyebileceğini belirten Prof. Dr. Sözbilir, "Bir de bunların iç kısmında kalan Anadolu levhası içindeki faylar var. Bu fayların da deprem üretmeleri söz konusu olabiliyor. Türkiye olarak bir deprem ülkesiyiz. Bu nedenle deprem çalışmalarına ağırlık verilmesi gerekiyor" dedi.



'17 DİRİ FAYDA 7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM OLUŞABİLİR'



Geçen yıl 30 Ekim'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki İzmir depreminin artçılarından söz eden Prof. Dr. Sözbilir, "İzmir depreminin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen artçılar devam ediyor, daha da devam edecek. Bu bölgede bu faya çok yakın özelliklerde olabilecek 17 civarında diri fay var. Bunların tetiklendiği düşünülürse bu faylarda da belli depremler beklenebilir. Bu fayların üreteceği depremler 7 büyüklüğüne varabilir. Önemli ölçüde can ve mal kaybı yaşanabilir. Bu nedenle kentsel dönüşüm çalışmalarını hızlandırarak önlem almak gerekiyor" ifadelerini kullandı.

... - Yazar: Haberton

#Akdenizkıyıları #deprem #egekıyıları #fay #fayhattı #hasansözbilir #HelenYayı #tsunami
https://bit.ly/3AqJv5j

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den