Ana içeriğe atla

Gelişim Kuşağı'dan sosyal medya bağımlığı

Gelişim Kuşağı'dan sosyal medya bağımlığı
Gelişim Kuşağı'dan sosyal medya bağımlığı

Gelişim Kuşağı'nın instagram üzerinden gerçekleştirmiş olduğu canlı yayın programında sosyal medya bağımlılığı konuşuldu.



Programa konuk olan Psikolog Berfin Gurbet Mutlu ve Sosyolog İpek Can sosyal medya bağımlılığı hakkında bilgiler verdi.



Gelişim Kuşağı'nın bu haftaki teması, tüm Dünya'yı etkisi altına alan koronavirüs sürecinden dolayı evde geçirilen zamanın artmasının sonucu oluşan 'sosyal medya bağımlılığı'.



Sosyal medya bağımlılığının birey alışkanlıklarını değiştiğini söyleyen Psikolog Berfin Gurbet Mutlu, evde kalındığı süre boyunca sanal iletişimin arttığını belirtti.



Berfin Gurbet Mutlu, insanların gündem ve gelişmelerden anında haberdar olma isteğinden dolayı sosyal medyaya sarıldığını açıkladı. Ergenlik dönemi çağındaki kişilerin sosyal medyadaki olaylardan daha fazla etkilendiğinin altını çizen Mutlu, araştırmalara göre yaşça küçük olan çocukların ve gelir düzeyi düşük ülkelerde sosyal medyadan fazla etkilendiğini belirtti.



Gelişim Kuşağı'nın bu hafta ki konusu 'Sosyal medya bağımlılığı' Psikolog Berfin Gurbet Mutlu ve Sosyolog İpek Can katıldı.

''Pandemi döneminde sosyal medya bağımlılığı arttı''



Mutlu: ''İnsanlar sosyal medya uygulamalarına girdikleri zaman, herkes mükemmel hayatlar görüyor. Hiç kimse İnstagram'a üzgün olduğu bir fotoğrafını atmıyor, kötü bir anı yaşadığı zaman o gün fotoğraf paylaşmıyor. En güzel anıları ve en güzel giydiği kıyafetleri paylaşma gereği duyuyorlar. Bu durum sonucu depresyon ve anksiyete sebep oluyor. Pandemi döneminde depresyon bunalımının arttığını söylemek gerekir. İnsanlar sosyal medyadan gördükleri hayatları kendi hayatları ile kıyaslamaya başlıyorlar. Bu uçurum denilebilecek karşılaştırmayı gördükleri zaman bir hayal kırıklığının sonucu olarak depresyon görmeye başladık. İnsanlar hiçbir çaba sarf etmeden sosyalleşerek iletişim kurabiliyorlar. Artık işleri de sosyal medya ile duyurmaya başladılar, sponsor içerikler buna örnek olabilir. Bu durumda sosyal medyanın artı ve eksileri olarak değerlendirebiliriz.''



Araştırmalara göre, Türk toplumunun yüzde 80'lik bir kesiminin pandemiden sonra sosyal medya bağımlısı olduğunu açıklayan Sosyolog İpek Can, evde kalınan süre boyunca teknoloji ürünlerine ve evde geçirilen zamanlarda alışverişlerin de arttığını açıkladı. Can, online marka sitelerinde alışveriş tüketiminin pandemi sürecinde arttığını, bu süreci 'tüketim toplumu' olarak nitelendirdiğini söyledi.



Gelişim Kuşağı'nın bu hafta ki konusu sosyal medya bağımlılığı. Progamın konuğu Psikolog Berfin Gurbet Mutlu ve Sosyolog İpek Can katıldı.

Sosyal medya bağımlılığı karşılıklı diyalog kopmalarına sebebiyet yaratıyor

Can, sosyal medya ağı sayesinde kişiler arası karşılıklı diyalogların sağlıksız bir şekilde devam ettiğini vurgularken sosyalleşme ortamında insanların telefonları ellerinden düşürmediklerini belirtti.



Bağımlılığın, aile ilişkilerine de zarar verdiğini söyleyen Can, aile içerisinde konuşma sürelerinin azaldığını, sözsüz iletişimin artmaya başladığını belirtti. Sosyal medya bağımlıları, sanal ortamın gerçek bir dünya olduğunu ve güzellik algısının oluştuğu düşüncesine vararak beğenilerini sosyal medya fenomenlerinden rol model aldıklarını ifade etti.



Can sözlerine şöyle devam etti: '' Sosyal medya bağımlılığı asosyal hale getiriyor. Sosyal medyada geçirilen zaman zarfı boyunca dışarıya çıkma ve dış dünyayı tanıma fırsatını ortadan kaldırıyor. Sosyal medyanın getirdiği rahatlık yüz yüze iletişimi ortadan kaldırıyor, bu durum asosyal durumu besliyor.''



Sosyal medya kullanımı, bireylerin gerçek hayatta yaşayacağı tatmin edici deneyimleri de stres verici deneyimleri de engelleyebilmesine yol açıyor. Bu sebepten dolayı sosyal medya, bireylerin yaşamsal sorunlarıyla baş etme mekanizmalarını yok eden sanal bir hale getirdi.



Günlük yaşamımıza dahil ettiğimiz her şeyde olduğu gibi sosyal medyanın kullanımı konusunda da dengede ve dikkatli olunmalı. Hayatımızı kolaylaştırdığını veya eğlendirici olduğunu düşündüğümüz bazı uygulamalar aslında kişisel gelişimimizi ve mutluluğumuzu olumsuz etkilemeye başladığında yaşam kalitesi de düşebilir. Sosyal medya uygulamalarının bilgiye erişim, farklı vizyonları keşfetme, kendini ifade etme, sosyalleşme gibi olumlu yönleri vardır.... - Yazar: Semih Kır

#berfingurbetmutlu #gelişimkuşağı #ipekcan #psikolog #sosyalmedyabağımlılığı #sosyolog


https://haberton.com/gelisim-kusagidan-sosyal-medya-bagimligi/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/