Ana içeriğe atla

Hindistan mutantı daha öldürücü

Hindistan mutantı daha öldürücü

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, Türkiye'de de tespit edilen Hindistan mutantı daha öldürücü dedi.

Hindistan mutasyonunda çok dirençli ateş, ishal tablosu ve solunum yetmezliği gibi ağır semptomlar görüldüğünü, öldürücülüğün de daha fazla olduğunu söyledi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İstanbul'da 5 kişide Hindistan mutasyonu görüldüğünü açıkladı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, Hindistan'da şu an çok korkutucu tablo olduğunu, bazı kişilerde çift mutasyonun tespit edildiğini söyledi. 

Doç. Dr. Savaşçı, "Çift mutasyonun bizim için en korkutucu yönü; bizim bağışıklık sistemimizden, savunma hücrelerimizden, koruyucu antikorlarımızdan kaçabilme yeteneğine sahip olması. Bu olay bizim için hüsran ile sonuçlandı. 17 ülkeye yayılmış vaziyette. Çift mutasyon olduğu için dikensi çıkıntılar ve hücrenin savunma sisteminden kaçtığı için bizi endişeye sevk ediyor. İyi gelişmeler de var. Uğur hocamız Biontech aşısının Hindistan mutasyonundan etkilenmediğini belirtti. Şu an en büyük silahımız aşı" dedi.

'GÖZÜMÜZ KORKTU'

Doç. Dr. Savaşçı, Hindistan'daki bilim insanları ile yaptıkları görüşmeleri anlatarak, "Hindistan'daki bilim insanları çok ağır semptomların olduğunu, diğer mutasyonlara göre daha bulaşıcı ve daha öldürücü olduğunun tespit edildiğini belirtti. Bizim gözümüz korktu açıkçası.

Hindistan mutasyonunun diğer mutantlardan farkı, vücudun savunma hücrelerinden kaçabilme yeteneğine kavuşması. Şu anda biz aslında bütün vakalara mutasyon çalışmıyoruz, belki daha çok mutasyon çalışılırsa Hindistan mutasyonu daha çok karşımıza çıkabilir. Hindistan mutasyonunda çok dirençli bir ateş, ishal tablosu ve solunum yetmezliği daha ön planda. Bunun için Hindistan'da oksijen kaynakları tükenmiş durumda" diye konuştu. 

Hindistan mutantı daha öldürücü
Hindistan mutantı daha öldürücü

'2 AY SONRA PATLAMA OLABİLİR'

Doç. Dr. Savaşçı, Hindistan mutantının 17 ülkeye yayıldığını belirterek, "Hindistan mutantının savunma hücrelerimizden kaçabilme yeteneğinin olduğunun gösterilmesi nedeniyle ülkemizde de 2 ay sonra eğer aşılanmada da yeteri temini sağlayamazsak tekrar bir vaka patlaması ile karşı karşıya kalabiliriz, Hindistan mutantı yayılırsa. Bu yüzden özellikle uçuşlar, sınırlar, temas olayını sıfıra indirmemiz lazım. Halkımız da vakalar azaldıkça rehavete kapılmamalı" dedi. 

'CİDDİ SAĞLIK SIKINTILARI YAŞANABİLİR'

Doç. Dr. Ümit Savaşçı, tam kapanma nedeniyle tatil beldelerine gidenlere de uyarılarda bulunarak, temas devam ederse ciddi sağlık sıkıntılarının yaşanabileceğine dikkat çekti. Savaşçı, "Bizim ülkemizde sayılar düştü; ama istenilen sayıya düşmedi. Vatandaşlarımız ne yazık ki kapanma sürecini yanlış anladı. Bunu bir tatil fırsatına dönüştürmeye başladı insanlarımız. Büyük kentlerden, sahil kentlerine bir göç başladı.

Özellikle uçak yolculuğunda çok büyük risk altındalar. Kendi araçları ile giderken de mutlaka mola yerlerinde yoğunluk olduğu için yine büyük risk altındalar. Bunun yanında en büyük sıkıntımız aslında gittikleri yerlerdeki sağlık imkanlarının yeteri düzeyde olmayacağıdır. Gittikleri yerlerde de temasa devam ederlerse koronavirüse yakalanırlarsa çok ciddi sağlık sıkıntıları ile karşılaşabilirler" diye konuştu.



source https://haberton.com/hindistan-mutanti-daha-oldurucu/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den