Ana içeriğe atla

“Pandeminin üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz”

"Pandeminin üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz"

 Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, "Artık pandeminin üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz. Tedbirlere çok daha sıkı devam edilmeli. Bunu yapmazsak bir üçüncü dalgayı rahat atlatamayız." dedi.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, koronavirüs mutasyonun Türkiye'de görülmesiyle bilindiğini ve tedbirlerin aynı kararlılıklar devam etmesi gerektiğini söyledi.

‘OKULLARIN AÇILMASI 15 ŞUBAT'TA ZOR GÖRÜNÜYOR'

Okullarda 15 Şubat’ta yüz yüze eğitime geçilmesinin erken olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ertuğrul, Kısıtlamalar devam etmeli ve biz her türlü önlemi alarak belki de yüz yüze eğitime geçmeyi zorlamalıyız. Fakat şu anki durumda özellikle de birkaç gündür olguların artış eğiliminde de olduğu düşünüldüğünde 15 Şubat biraz zor gibi görünüyor.

Sevindirici olan taraf öğretmenlerin de 2'nci grupta aşılanacak olması. Öğretmenlerin aşılanmasıyla beraber belki onların bağışık hale gelmesi ve okullarda da yeterli önlem alınmasıyla gerçek bir kısıtlamayla devam edebilirsek Mart ayı gibi, belki Mart'ın ortalarına doğru okulların yüz yüze eğitime adım adım geçmesini bekleyebiliriz. Fakat şu anda bana göre de erken gibi geliyor’’ dedi.

'BELKİ ÜÇÜNCÜ DALGAYA DOĞRU GİDİYORUZ'

Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, koronavirüs tedbirleri kapsamında kısıtlamaların devam etmesi gerektiğini savunarak, "Devam etmeli elbette çünkü şuanda pandeminin belki de üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz.  Ben olaya, sadece sağlık açısından bakabiliyorum bir hekim olduğumdan dolayı. Sağlık açısından baktığımız zaman da iki unsur önemli. Birincisi insanların hasta olmasını engellemek. Bunun yöntemi iki tane. Ya aşıyla engelleyeceğiz ya da virüsün toplum içerisindeki dolaşımını engelleyerek. Bu da kısıtlama anlamına geliyor zaten, bu şekilde engelleyeceğiz.

Diğeri de hasta olan insanları tedavi etmek. O kısmı çok daha zor. Çünkü özellikle risk grubundaki insanlar, hasta oldukları zaman ölüm oranları çok yüksek oluyor, yoğun bakımlarda gerçekten büyük sıkıntı yaşıyoruz. Hastaları izlemekte çok büyük sıkıntı yaşıyoruz.

"Pandeminin üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz"
"Pandeminin üçüncü dalgasına doğru gidiyoruz"

Şunu söyleyebiliriz. Risk grubunun, yani 65 yaş üzerinde olanların aşılanması tamamlandıktan sonra ve altta yatan hastalığı olanların da aşılanması tamamlandıktan sonra belki ondan sonra adım adım kısıtlamalarda bir serbestliğe geçilebilir. Çünkü diğer sağlıklı erişkin yaş grubu ve çocuk grubumuz aslında hastalığın çok ciddi geçmediği, hafif atlatıldığı grup. Bunu izlemeye bırakarak belki adım adım bir serbestleşme düşünülebilir" diye konuştu.

AŞININ MUTASYONA ETKİSİ

Aşının mutasyonun üzerindeki etkisine de değinen Prof Dr. Ertuğrul, "Mutant virüslerde 3 virüsten bahsettim. Birincisi İngiltere'deki, biri Güney Afrika ve biri de Brezilya'da. Aşının İngiltere ve Brezilya'daki mutant olan suşlar üzerinde de etkili olduğunu biliyoruz. Fakat Güney Afrika'daki suş konusunda bir takım tereddütler vardı. Çünkü oradaki değişim virüsün hücrelerimize yapıştığı yerdeki mRNA aşıları da tam da orayı hedef alan antikorlar ürettiriyorlar.

İşte oradaki mutasyon eğer devam eden bir mutasyon birikimiyle sonuçlanırsa belki ileride bu birikim sonrasında aşı etkinliği ortadan kalkabilir diye bir şüphe var. Şu anda yok ama ileride oluşabilecek bir şüphe. Onun için de gerek BioNTech'den gerek de Moderna'dan bir açıklama geldi. Eğer öyle bir durum olursa aşılar çok kısa sürede güncellenerek tekrar piyasaya verilebilir. O konuda bir sıkıntımız olmaz dendi. İnaktivi virüs aşıları veya vektör aşıları açısından ise tüm mutant virüsler açısından şu anda bir sıkıntı gözükmüyor" dedi.

'AVRUPA'NIN YAŞADIĞINI YAŞABİLİRİZ'

Mutasyonun Türkiye'de görülmesiyle birlikte vatandaşların paniğe kapılmadan kısıtlamalara daha da uyması gerektiğinin altını çizen Ertuğrul, “Kısıtlamalara daha fazla uyabilirler. Çıkarken daha dikkatli olabilirler, çünkü mutant virüsün çok daha hızlı bir şekilde bulaştığını ve hücrelerimize yapıştığını biliyoruz.

Bu anlamda insanların bu tedbirlere çok daha sıkı sarılarak devam etmesi çok önemli. Bunu yapmazsak bir üçüncü dalgayı çok rahat bir biçimde, Avrupa'nın bugün yaşadığı gibi biz de yaşayabiliriz. O nedenle de çok dikkat etmek gerekiyor. Paniğe yer yok. Soğukkanlı olmalıyız ama dikkati de elden bırakmamalıyız" diye konuştu.






source https://haberton.com/pandeminin-ucuncu-dalgasina-dogru-gidiyoruz/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den