Ana içeriğe atla

Başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı artıyor

Başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı artıyor

Akademik danışmanlık, bitirme projesi danışmanlığı, tez danışmanlığı adı altında başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

Kolay yoldan akademik unvan kazanmak,  doktora ve yüksek lisans tezlerini zaman ve emek harcamadan bitirmek isteyenlerin yardımına parayla tez yazan fırsatçılar yetişiyor. Adeta sektör haline gelen alandaki  bu kişiler hakkında Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Buna rağmen internette ve üniversitelerin çevresindeki kırtasiyelerde para karşılığı tez yazanların sayısı gün geçtikçe artıyor.

Türk Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız, "Sizin adınıza tez yazıyorlar bu olabilir bir şey değil. Hapis cezası var. Dolandırıcılık suçu, cezaevine girebilecekleri ve para cezası da olan bir suçtur.” dedi.

Başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı artıyor
Başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı artıyor

YÖK ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Akademik danışmanlık, bitirme projesi danışmanlığı, tez danışmanlığı adı altında başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), para karşılığı tez ve ödev hazırlayan ve hazırlatan şüpheliler hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Başkası yerine tez yazan ve yazdıranlar hakkında işlem başlatılacağı açıklanmasına  rağmen internette ve üniversite etrafındaki kırtasiyelerden bu kişilere ulaşmak oldukça kolay. İnternet üzerinden ulaştığımız firmalarda fiyatlar sayfa başı 20 liradan başlıyor. Bazı firmalardaki kişiler,  ise tez konusunu editörler araştırdıktan sonra söyleyebileceğini mail üzerinde fiyat verdiklerini belirtti.

TEZ KONUSU VE SAYFA SAYISINA GÖRE FİYAT DEĞİŞİYOR

İnternet üzerinden tez yazımı için ulaştığımız bir firmanın çalışanı sadece tıp alanında tez hazırladıklarını belirtti. Platformlarının Amerika'da kurulduğunu söyleyen çalışan   “Fiyatı ne yazdıracağınıza, tezinizin konusuna göre değişiyor. Editörlerimiz inceleyip ona göre fiyat veriyor. Üniversitelerin kendine göre kuralları var.

Bazı üniversiteler 30 sayfa bazıları 120 sayfa istiyor. Bizim için bu kurallar önemli. Türkiye’de maalesef danışman hocalar yeterli donanıma sahip olmadıkları için ya eksik bilgileri var ya da öğrencilere yardımcı olmaktan pek hoşlanmıyorlar. Biz de o açığı gördüğümüz için tamamlamaya çalışıyoruz. Platformumuz Amerika’da kurulmuş bir platform. Tamamı Amerika’da çalışan doktorlardan oluşuyor. Hem Amerikalı hem Türkler var aralarında” dedi.

Bu arada yüksek lisans ve doktora tezlerinde yer alan anket çalışmaları için de analiz yapan ve makale formatında hizmet veren kişiler de var. Sadece bu analiz çalışmasını yaptığını söyleyen bir kişi, “Sadece SPSS analizi yapıyoruz. Teziniz anketli bir çalışma ise anketinize ait verilerin analizi hizmeti veriyoruz. Ücret olarak 750 lira talep ediyoruz” dedi.

Sıfırdan tez yazımı yapmayıp sadece tez formatını düzenleyenler de bulunuyor. Beşiktaş’ta bir ofiste çalışan ve çok sayıda bilgisayar işi yapan Canan Erboğa.,  “Ben tez düzenliyor, metin düzenliyor, dilekçe yazıyorum. Formata uygun olarak tezleri düzenliyorum. 100 sayfalık tez 1.5 saatimi alıyor. Saatlik ücretim 180 lira. Sıfırdan tez yazmıyorum onları yapanlar var internette ama çok astronomik rakamlar istiyorlar. Zaten buna da karşıyım. Öğrenci kendisi yapmalı, başkasının emeğini sömürmemeli” diye konuştu.

AKADEMİSYENLER YETERİ KADAR İNCELEMİYOR

Öğrencilerin kolay yola başvurmasında akademisyenlerin de dikkatsizliğinin olduğunu söyleyen Türk Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız, şunları söyledi:

“Bazı insanlar kolay yollardan bu unvanları elde etmek istiyorlar. Bu tür şeyler başta bireysel olarak yapıldı. Sonra bu yardımda bulunanlar baktılar ki bu iş ciddi sektör haline gelmeye başladı. Maalesef bu iş için ofisler kuruldu, iş yerleri açıldı. Başkaları adına parayla yüksek lisans, doktora, bitirme tezi, ödev gibi aklınıza gelen ne varsa yazıyorlar. Bu tezleri yazdığını iddia eden insanların hiçbir bilimsel özellikleri yok. İşin uzmanı insanlar değil. Bilgisayar başında 15 günde 1 ayda yüksek lisans tezi yazdıklarını iddia ediyorlar.

Akademik danışmanlık, bitirme projesi danışmanlığı, tez danışmanlığı adı altında başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.
Akademik danışmanlık, bitirme projesi danışmanlığı, tez danışmanlığı adı altında başkalarının yerine tez yazan kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

Öğrenciler, konuyu bile onlarla bağlantılı alıyorlar. Başka yerlerden alıp bir araya getirip, tez halinde sunuyorlar. Her şey baştan itibaren planlanıyor. Hiçbir işe yaramayan tezler üretiliyor, bu insanlar da bunlarla unvan alıyor. Bu tezi incelemesi gereken kişiler de çok fazla ayrıntılı incelemeye tabii tutmuyorlar. İşin iki farklı boyutu var. Öğrenci boyutu ve bu işi yürüten yöneten akademik çevre. Sizin adınıza tez yazıyorlar bu olabilir bir şey değil. Hapis cezası var. Dolandırıcılık suçu, cezaevine girebilecekleri ve para cezası da olan bir suçtur.”



source https://haberton.com/baskalarinin-yerine-tez-yazan-kisilerin-sayisi-artiyor/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları

Yeni medya ve geleneksel medyanın farkları hakkında Prof. Dr. Süleyman İrvan ile bir söyleşi gerçekleştirdik.. Geleneksel medya ile yeni medya kavramları son dönemlerde adını en çok duyduğumuz kavramdır. Her gün saatler geçirdiğimiz yeni medya ve geleneksel medyanın farkları her gün biraz daha açılıyor. Geleneksel medyayı özetlemek gerekirse.  Geleneksel medya:  Tek yönlü iletişim sağlayan dergi, televizyon ve gazete gibi iletişim araçlarının bütününe verilen isimdir. Kısacası geleneksel medya sesli ya da yazınsal basını kaplayan araçların tümüne verilen isimdir Yeni medya ise: Yeni Medya ya da bir diğer deyişle dijital medya , bilgisayar ve internetin kullanılarak oluşturulan ortamlara verilen isimdir. Yeni medyada iletişim tek yönlülükten çıkmakta ve çift yönlü iletişime geçmektedir.  Özellikle z kuşağı dediğimiz nesil ile yeni medya kelimesini daha fazla duymaya başladık. Gelişen teknolojide medyalardan haber alma şeklimiz bile değişti bu söyleşide vatandaş gazeteciği, eski medya y

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir?

Turgay Tanülkü'nün hikayesi! Gerçek baba kimdir? Gerçek baba kimdir? Doğurtup bakmayan mı? yoksa kendi çocuğu olmadığı halde sahip çıkan mı? Mavi cezaevi arabası Ulucanlar Cezaevi'ne yaklaşırken zaman 1970'i gösteriyordu. 17 yaşındaki mahkum 7 yıl sürecek cezaevi hayatına başlamak üzereydi. Bundan sonra olacaklar hem kendisinin hem de birçok insanın kaderini değiştirecekti. Gün akşama kavuştu. Kapılar sürmelendi. Karavanadan payına düşen çorbaya baktı. Daldı gitti uzaklara. TURGAY TANÜLKÜ'NÜN HİKAYESİ! Bu öyķü gerçek bir babanın hayat hikayesidir. Bu öykü Turgay Tanülkü 'nün hikayesi. 1953 yılında doğar, Turgay Tanülkü. Babasını küçük yaşlarda kaybeder. Annesi çamaşır yıkayarak geçimlerini sağlamaya çalışır. Fakat ne mümkün. Hayat zordur. Fakirlik vardır. Birde gençlik BABA NE DEMEK? Sırtını yasladığın dağ. Güven duygusu. Korkmamak Ama öyle olmaz. Yetiştirme yurdu, arkasından da cezaevi....Turgay'ı zor günler beklemektedir. Cezaevinde yaşadığı olaylar tüm den