Ana içeriğe atla

Aşılar takip için barkodlandırılacak

Aşılar takip için barkodlandırılacak

Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, aşılar takip için barkodlandırılacak dedi.

Çin'den getirilen Covid-19 aşılarının 14 gün laboratuvarda incelenirken, aynı zamanda barkodlandırılmasının da yapılacağını söyledi.

Prof. Dr. İlhan, "Sadece Çin aşısı değil, Alman-Amerikan aşısı da olsa, yerli aşı da olsa laboratuvarda değerlendirme yapılıyor. Bu değerlendirme sürecinde aşının bize gönderileceği ifade edilen ile aynı olup olmadığına bakılacak, güvenilir olup olmadığına bakılacak. Aşıların bu süre içinde barkodlandırılması söz konusu olacak ki aşının takibi yapılsın" dedi.

Aşılar takip için barkodlandırılacak
Aşılar takip için barkodlandırılacak

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Çin'de koronavirüs salgınına karşı SinoVac firması tarafından üretilen 'CoronaVac' isimli Covid-19 aşısının 3 milyon dozluk ilk partisine ilişkin DHA'ya açıklama yaptı.

Prof. Dr. İlhan, aşıların Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından değerlendirilmesinin yapılacağını belirterek, "Bu değerlendirme laboratuvarda yapılacak. Bu tüm aşılar için geçerli. Sadece Çin aşısı değil, Alman-Amerikan aşısı da olsa, yerli aşı da olsa laboratuvarda değerlendirme yapılıyor. Bu değerlendirme sürecinde aşının bize gönderileceği ifade edilen ile aynı olup olmadığına bakılacak, güvenilir olup olmadığına bakılacak" dedi.

'AŞILAR BARKODLANDIRILACAK'

Prof. Dr. İlhan, aşıların barkodlandırılacağını da belirterek, "Aşıların bu süre içinde barkodlandırılması söz konusu olacak ki nereye gittiği ve kime, hangi aşının yapıldığının takibi yapılsın. Hangi aşı nereye gitti, Ankara'ya mi gitti, İzmir'e mi gitti onların da kodlaması yapılacak. Bu süreç yaklaşık 14-15 gün sürüyor. Bir sonraki hafta çarşamba-perşembe günü tamamlanmasını bekliyoruz. Biliyorsunuz faz-3 çalışması da devam ediyor.

Bu sürede faz-3 çalışması da sonuçlanacaktır. Faz-3 çalışması da sonuçlandıktan sonra etkinliği yüzde 91 çıkmıştı, daha da yüksek çıkacağını varsayıyoruz. Onunla beraber Sağlık Bakanlığı'ndan da aşılar için onay gelirse Faz-3 çalışmasının da uygunluğu belli bir düzeyde çıkarsa ki biliyorsunuz Dünya Sağlık Örgütü 'yüzde 50 bile olsa yeterli' diyor, aşılar uygulamaya geçilecek" dedi.

'HER AŞININ DENEYİ YAPILACAK'

Prof. Dr. İlhan, olumsuz bir şey ile karşılaşılırsa bunun değerlendirilmesinin yapılacağını kaydederek, "Olumsuzluk nedir, olumsuzluk aşının güvenirliğini etkiliyor mu etkilemiyor mu, onun değerlendirmesi yapılacak, böyle olursa ona göre aşı üreten firma ile temasa geçilir. Aşılar farklı parti olarak geldiğinde de ya da yeni aşı firmalarının ürettiği aşılar siteme girdiğinde de bu aşıların da aynı sistemden geçeceğini bilmemiz gerekiyor. Gelen her aşının bizim ülkemizde deneyinin yapıldıktan sonra toplumun hizmetine sunulacağını belirtmek gerekiyor. Çin'den gelecek ikinci grup aşı da 14 günlük testten geçecektir, tekrar faz-3 çalışması yapılmayacaktır. Çünkü faz-3 çalışması halihazırda var" ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, aşılar takip için barkodlandırılacak dedi.
Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, aşılar takip için barkodlandırılacak dedi.

'1 MİLYON 60 BİN KADAR SAĞLIK ÇALIŞANI VAR'

Prof. Dr. İlhan, önce sağlık çalışanlarının aşılanacağını anımsatarak, "Bütün dünyada da benzer bir uygulama söz konusu. Sağlık çalışanı deyince de temizlik görevlisinden güvenlik görevlisine, hemşireden teknisyene, hekime kadar geniş bir gruptan bahsediyoruz. Türkiye'de 1 milyon 60 bin kadar sağlık çalışanımız var. Sağlık çalışanları arasında gebe olanlar, çocuğunu emzirenler son 6 ay içinde koronavirüs geçirmiş olanlar olabilir.

Bu grupların dışında kalanlar önce aşılanacak. Sonra 65 yaş üstü kronik hastalığı olan vatandaşlarımız, sonra diğer 65 yaş üstü vatandaşlarımız, bunlardan sonra da ilk grup içinde yer alacak engelli, bakım evi, huzur evinde kalan, korunmaya muhtaç olan kişilerimiz aşılanacak. Ondan sonra da ikinci aşamaya geçilecek. İkinci aşamaya geçilince bu sefer 50-64 yaş arası kronik hastalığı olan vatandaşlarımız, 50-64 yaş arası diğer vatandaşlarımız, yine toplumda hizmet sektöründe hizmetine ihtiyaç olan vatandaşlarımız aşılanacak" ifadesini kullandı.

'HASTANELERDE KALABALIK OLUŞTURULMASIN'

Sağlık çalışanlarının olabildiğince kendi bulundukları yerde aşılanacaklarını belirten Prof. Dr. İlhan, "Örneğin üniversite hastanesinde çalışlar üniversite hastanesinde, Sağlık Bakanlığı hastanesinde çalışanlar kendi hastanelerinde. 112 çalışanları var, aile sağlığı merkezi çalışanları ise ilçe sağlık merkezinde aşılanacak.

Sağlık Bakanımız aşılamada günde 1,5-2 milyon kapasiteye çıkarılabileceğini açıklamıştı. Günde 1 milyon çok rahat yapabilecek düzeyde Türkiye. Muhtemelen sağlık çalışanlarının aşılanmaları çok kısa sürede tamamlanacaktır. Ama aşının iki doz olduğunu da unutmayalım.

Sağlık çalışanları sistemde yer aldıkları için kendilerini takip etmeleri çok kolay; ama büyüklerimiz özellikle varsa akıllı telefonlarından yoksa Sağlık Bakanlığı danışma hatlarından; ama en doğrusu kendi aile hekimlerinden sıranın kendilerine gelip gelmediğini, ne zaman aşı olacaklarını takip etmeleri gerekiyor. Aile hekimliği merkezleri ve hastanelerde kalabalık oluşmasına izin verilmemesi gerekiyor. Vatandaşların kendilerine ayrılan zaman diliminde ilgili sağlık kuruluşlarına giderek aşı olmaları en doğru yaklaşım olacaktır" dedi.

Çin'den getirilen Covid-19 aşılarının 14 gün laboratuvarda incelenirken, aynı zamanda barkodlandırılmasının da yapılacağını söyledi.
Çin'den getirilen Covid-19 aşılarının 14 gün laboratuvarda incelenirken, aynı zamanda barkodlandırılmasının da yapılacağını söyledi.

'BÖYLE YAPILMASININ HİÇBİR ANLAMI YOK'

Bir aşının yapılmasının yeterli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İlhan, "'Ben her iki aşıyı da olayım, hatta 3 aşı gelsin ben hepsini olayım' diyenler var. Ama aşıların akılcı kullanılması gerekiyor. Bir aşıya karar verdikten sonra o aşının kullanılması gerekiyor. Bir aşı yapıldıktan sonra o aşının ikinci dozunu da olduktan sonra yeterli korumayı sağlayacağını biliyoruz. Ben 'A aşısını oldum' bunun üzerine 'iki doz da 'B' aşısını olayım' demek doğru bir şey değil. Böyle yapılmasının hiçbir anlamı da yok açıkçası. 'Antikor bir defa oluştuktan sonra o antikor tekrar artar, beni korur' demek yanlış olacaktır" dedi.



source https://haberton.com/asilar-takip-icin-barkodlandirilacak/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...