Ana içeriğe atla

Andız pekmezinin kilosu 40 lira

Andız pekmezinin kilosu 40 lira

Mersin'in Silifke ilçesinde ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen andız pekmezine koronavirüs nedeniyle talep arttı. Andız pekmezinin kilosu 40 liradan alıcı buluyor.

İlçede ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen pekmeze talep yoğunlaşınca, yılda bir kez pekmez kaynatan Halime Ever, bütün zamanlarını pekmez kaynatmaya ayırdı. Andız kozalağından üretilen pekmezinin kilosu yaklaşık 40 liradan alıcı buluyor. Kandaki şeker miktarını ayarladığı ve kansızlığa iyi geldiğine inanılan andız pekmezi; bronşit, öksürük, ağız yaraları, verem, böbrek iltihabı, sedef hastalığı, mide bulantısı, akciğer, karaciğere faydası ile şifa kaynağı olarak bilinirken, son zamanlarda özellikle nefes darlığına da iyi geldiği ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği gerekçesi ile koronavirüs pandemisinde vatandaşlarca bolca talep görüyor.

Andız pekmezinin kilosu 40 lira
Andız pekmezinin kilosu 40 lira

100 KİLO ANDIZ SUYUNDAN 10 KİLO PEKMEZ ÇIKIYOR

Yapımının oldukça zor olduğunu belirten Silifkeli andız pekmezi üreticilerinden Halime Ever, 100 kilo andız suyundan 10 kilo pekmez çıktığını, ancak şifasının zahmetine değdiğini söyledi. 800 ile 1000 rakımlı dağlık alanlarda yetişen andız ağaçlarının kozalaklarını toplayıp kuruttuklarını, daha sonra kırma işlemine geçildiğini belirten Ever, "Dağlardan topladığımız andızları eve getirdikten sonra iki gün bekletiriz ki, kabukları iyice kurusun.

Pekmez aşamasına gelmesi için en az 4 gün gerekli. Kabukları çok sert. Onları keserlerin arkası ile kırarız, çünkü keserin ağırlığı ancak kırıyor. Kırdığımız bu andız kozalaklarını ağzına kadar su dolu kazan, leğen veya tencerelere koyarak bekletiriz. Yaklaşık 4 gün sonra kozalaklar su içinden çıkarılır. Kazanlarda 12 saate yakın kaynatılır. Kaynama sırasında kazanın içindeki sıvı sık sık karıştırılır, kaynama anında kazan içindeki su buharlaşarak savrulur ve sonunda andız pekmezi oluşur" dedi.

Mersin'in Silifke ilçesinde ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen andız pekmezine koronavirüs nedeniyle talep arttı. Andız pekmezinin kilosu 40 liradan alıcı buluyor.
Mersin'in Silifke ilçesinde ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen andız pekmezine koronavirüs nedeniyle talep arttı. Andız pekmezinin kilosu 40 liradan alıcı buluyor.

KORONODAN KORUNMAK İÇİN TALEP ARTTI

Koronavirüs salgını nedeniyle pekmeze talebin arttığını kaydeden Ever, "Bu pekmez diğer pekmezler gibi değildir, fazla tüketemezsiniz. Kahvaltı da tüketebilirsin, normal içerek tüketebilirsin kaşıkla. İçerisine ceviz ezerek yiyebilirsin, yeme kolaylığı sağlamak için. Günlük iki kaşık içerek de tüketebilirsin.

Koronavirüs hastalığından dolayı aşırı bir yoğunluğumuz var, satış talebimiz var. Çok faydalı diyorlar, öksürüğü kestiği için daha çok istiyorlar. Talep çok olduğu için yetişemiyoruz. Satış biraz yoğunlaştı ama aslında çok satış taraftarı değildik ama isteyen olunca mecburen bizde ekmek parası diye kilosunu 40 liradan veriyoruz" diye konuştu.

İlçede ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen pekmeze talep yoğunlaşınca, yılda bir kez pekmez kaynatan Halime Ever, bütün zamanlarını pekmez kaynatmaya ayırdı. Andız kozalağından üretilen pekmezinin kilosu yaklaşık 40 liradan alıcı buluyor.
İlçede ardıç olarak da bilinen andız kozalağından üretilen pekmeze talep yoğunlaşınca, yılda bir kez pekmez kaynatan Halime Ever, bütün zamanlarını pekmez kaynatmaya ayırdı. Andız kozalağından üretilen pekmezinin kilosu yaklaşık 40 liradan alıcı buluyor.

Talebin yoğun olduğu zamanlarda komşuları ile imece usulü çalışıp toplu siparişe cevap verdiklerini de belirten Ever, piyasada 80 liraya kadar satılan pekmezin kilosunu kendisinin 40 liraya sattığını, çünkü yıllardan bu yana devam eden müşterilerinin güvenini sarsmak istemediğini, 40 liradan da emeğinin karşılığı olan para kazandığını söyledi.



source https://haberton.com/andiz-pekmezinin-kilosu-40-lira/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...