Ana içeriğe atla

Semercilik mesleğini yaşatmak için çabalıyor

Semercilik mesleğini yaşatmak için çabalıyor

Hatay’da unutulmaya yüz tutan semercilik mesleğini geleneksel yöntemlerle sürdüren Mustafa Gezer (50), ailesinin 5 kuşaktır bu işi yaptığını, mesleğini yaşatmak için çabaladığını ifade etti.

Antakya Semerciler Çarşısı'nda, teknolojinin gelişmesiyle birlikte unutulamaya yüz tutan meslekler arasına giren semercilik yapan Mustafa Gezer, bu işe ilkokul döneminde başladığını söyledi. Mesleği babasından öğrendiğini ve aile olarak beş kuşaktır semer yapıp sattıklarını ifade eden Mustafa Gezer, artık bu işi yapan kimsenin kalmadığını, kentteki son temsilcisi olduğunu kaydederek, “Mesleği babamdan öğrendim, 40 senedir bu mesleği yapıyorum. Semercilik dedemden ve babamdan bana kaldı, ben de devam ettiriyorum. Eskisi gibi iş kalmadı ama mesleğimi terk etmek istemiyorum, bu işi yapmaya mecbur hissediyorum kendimi. Çünkü ben bırakırsam köylerde hayvanları için semere ihtiyaç duyan kişiler perişan olur, çünkü benden başka aktif olarak yapan kalmadı" dedi.

‘MESLEĞİ YAŞATMAK İÇİN ÇABALIYORUM’

Semercilik mesleğini yaşatmak için çabalıyor
Semercilik mesleğini yaşatmak için çabalıyor

Elinden geldiğince bu mesleği yaşatmak istediğini söyleyen Gezer, şöyle konuştu:

"Benden hayvanları için semer isteyen kişiler bana dua ediyorlar, aman usta sen bu işi bırakma diyorlar. Ben şu an aktif olarak semer yapan tek kişiyim Antakya'da, ayrıca semer tamiratı da yapıyorum. Çok emek isteyen bir iş ama kazancı az. Meslek ölmesin diye çabalıyorum. Çok şükür köylerden halen sipariş alıyorum.”

Semercilik mesleğini bugün geleneksel yöntemlerle el yordamıyla yaptığını belirten Gezer, şunları söyledi:

Hatay’da unutulmaya yüz tutan semercilik mesleğini geleneksel yöntemlerle sürdüren Mustafa Gezer (50), ailesinin 5 kuşaktır bu işi yaptığını, mesleğini yaşatmak için çabaladığını ifade etti.
Hatay’da unutulmaya yüz tutan semercilik mesleğini geleneksel yöntemlerle sürdüren Mustafa Gezer (50), ailesinin 5 kuşaktır bu işi yaptığını, mesleğini yaşatmak için çabaladığını ifade etti.

"Bu işi babamdan nasıl öğrendiysem öyle yapıyorum. At semeri ile eşek semerinin yapım süresi farklıdır. Günde bir at semeri, 2 tane de eşek semeri yapabilirim. Tabi kullanım süresi yapılan işe ve sıklığına göre değişir. Bir semeri 3 ay da kullanan var 2 sene de kullanan var. Yaptığı işe göre değişir. Dağdan odun çeken bir kişi ile bahçeye gidip gelen kişinin yıpratma derecesi farklıdır. Yapımında keçe, deri ve içinde perdi otu kullanılır. Zahmetli olsa da bu meslek bir kültür ve bir gelenektir." 

Gezer, at semerini 400 TL, eşek semerini ise 250 TL’ye sattığını aktardı.



source https://haberton.com/semercilik-meslegini-yasatmak-icin-cabaliyor/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu?

Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Bitlis’te başıboş köpeklerin ısırmasının ardından kuduz tanısı konan 10 yaşındaki Mustafa Erçetin hayatını kaybetmişti. Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, ülkeyi derinden etkileyen olaya dikkat çekerek kuduz vakalarına karşı uyarılarda bulundu. Eskişehir’de Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler , kuduzun bütün memelilerde görülebilen viral bir hastalık olduğunu ifade etti. Ülkemizde yaban hayatı kaynaklı vakaların sık görüldüğünü belirten Kızılinler, “Kuduz, hayvan hastalıkları arasında en riskli rahatsızlıkların başında gelmektedir. Son zamanlarda farklı hastalıklar gündeme oturduğu için bu tür vakalar gündemden düştü. Dolayısıyla halkımız kuduz hastalığı konusunda bilinçsiz kaldı” dedi. Türkiye'de kuduz vakaları: Risk artıyor mu? Hayvanlarda kuduz belirtilerini aktaran Kızılinler, “Hırçınlık, ağızda salyalanma, saldırganlık, sinir sistemiyle alakalı aşırı hassasiyet, sığırlarda aşırı bağırma gibi belirtiler kuduz hastalığını işaret ed...

Mısır sapları elektrik enerjisine dönüştürülüyor

Adana’da hasadı yapılan mısırın tarlada kalan sapları özel makinelerle kesilip balya haline getirildikten sonra fabrikalarda yakılarak elektrik enerjisine dönüştürülüyor. Kentte mısır hasadı sürerken, tarlada kalan ürün sapları da enerjiye dönüşmeye başladı. Son yıllarda yaygınlaşan ve özel makinede balyalanan mısır sapları, bazı fabrikalar tarafından elektrik üretiminde kullanıyor.Yüksek ısıda yakılan mısır saplarından elde edilen enerji, türbinlere aktarılarak elektrik […] source https://haberton.com/misir-saplari-elektrik-enerjisine-donusturuluyor/

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir

'Depremzede öğrenci' demek ötekileştirebilir Yıkıcı depremler sonrası çocukların yaşayabileceği travmalara dikkat çeken Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Sınıflara misafir olarak gelen bu öğrencilerimize ‘depremzede öğrenci’ demek onu kırabilir, ötekileştirebilir, kendini ayrımlaştırılmış  gibi hissettirebilir” dedi. Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremde kimi yakınlarını kaybetti, kimi yaşıtlarının yaşadığı afeti kilometrelerce öteden takip etti. Çocuklar deprem bölgesinde olsun ya da olmasın, yaşanan felaketten en ağır şekilde etkilendi. Peki bu süreçte onlara nasıl yaklaşmak, Türkiye'nin acı gerçeği depremi nasıl anlatmak gerekiyor? Deprem yaşayan çocukların yoğun kaygı ve korku içerisinde olduğunu aktaran Çocuk Gelişim Uzmanı Pınar Bilecen, “Deprem, insanın hareketsiz kabul ettiği ve güvenle ayağını bastığı toprağın da oynayacağını ve üzerinde bulunan tüm yapılarında hasar görüp, can kaybına uğrayacak şekilde yıkılabileceklerini gösteren bir doğa olayıdır. D...